Tarih öncesi devirlerden beri insan sağlığı ve onu devam ettirme çabaları fert ve toplum hayatında önemli bir yer işgal etmiştir. Ancak bu alanı temsil eden tababet bilimi ve çalışmalarının ortaya çıkması ve gelişimi uzun soluklu çabaların ve meşakkatli çalışmaların sonucunda semeresini vermiş ve olgunlaşmıştır. Eskiçağın başlarında sağlık kurumları, bugünkü anlamda teşekküllü hastaneler veya sağlık ocakları gibi düzenlenmemiş, aksine daha basit ve birçok yönden yetersiz mekânlardı. Dolayısıyla da buralarda hastalara verilen sağlık hizmetleri hem yetersizdi hem de teşhis ve tedavi sonuçları açısından bilimsellikten uzak bir seviyede idi. Ancak Antikçağlara gelindiğinde diğer bilimler gibi tababet biliminin de büyük bir ilme kazanması sonucunda anılan alanlarda büyük bir gelişme görülmeye başladı. Hele bu gelişmeler, nüfus potansyeli ve uygarlık düzeyi yönünden gelişkin ve müreffeh başkent ve büyük şehirlerde belirgin bir duruma gelmiştir. Buna paralel olarak büyük şehirlerde alanında iyi yetişmiş tabiplerin ve sağlık çalışanlarının sayısında da artış meydana gelmiştir. Tababet alanındaki bu olumlu tabloyu Mezopotamya, Eski Anadolu, Eski Mısır, Eski Yunan, Eski Hint, Eski İran ve Eski Çin medeniyet ve kültürlerinde görmek mümkündür.
Abstract Human health and the effort to continue it have had an important place in the life of individual and of social from the ancient times. The appearance of the science of medicine and the studies in this area and its development had yielded its results as a result of the long-terms studies, and grew ripe. At the beginning of the ancient time, health institutions were not the ones designed as today's fully-equipped hospitals. On the contrary, they were insufficient and unsatisfying institutions. Therefore, health care services and diagnosis and treatment opportunities were insufficient and at a level far from scientificness. However, there began to see a great development in the aforesaid ares, when it came to the ancient times, with the velocity in science of medicine. Especially, these developments came to a marked improvement in the prosperous capitals and metropolises which grew in respect of population potential and the civilization level. Concordantly, the number of qualified physicians and of healthcare professionals increased in the metropolises. It is possible to see that positive scene in Mesopotamia, Ancient Egypt, Ancient Greek, Ancient India, Ancient Persia and Ancient China.